|
Categoría |
Turco |
Inglés |
|
| General |
|
| 1 |
General |
ön koşul |
prior condition n.
|
|
Knowing the answer to that question is of course the prior condition of being able to prevent it.
Bu sorunun cevabını bilmek elbette bunu engelleyebilmenin ön koşuludur.
More Sentences
|
| 2 |
General |
ön koşul |
precondition n.
|
|
There are five preconditions for this.
Bunun için beş ön koşul bulunmaktadır.
More Sentences
|
| 3 |
General |
ön koşul |
condition precedent n.
|
|
There are a number of conditions precedent to any serious discussion of visas.
Vizelerin ciddi bir şekilde tartışılabilmesi için bir dizi ön koşul bulunmaktadır.
More Sentences
|
| 4 |
General |
ön koşul |
prerequisite for adj.
|
|
This is a prerequisite for the industry, not an obstacle that has to be overcome.
Bu, aşılması gereken bir engel değil, sektör için bir ön koşuldur.
More Sentences
|
| 5 |
General |
ön koşul |
preliminary adj.
|
|
A background check is a preliminary to joining the armed forces.
Silahlı kuvvetlere katılmanın ön koşulu özgeçmiş ve sicil taramasıdır.
More Sentences
|
| Trade/Economic |
|
| 6 |
Trade/Economic |
ön koşul |
prerequisite n.
|
|
A further prerequisite, however, is that the Taliban should allow supplies to reach those who need them.
Ancak bir diğer ön koşul da Taliban'ın malzemelerin ihtiyacı olanlara ulaşmasına izin vermesidir.
More Sentences
|
| Politics |
|
| 7 |
Politics |
ön koşul |
pre-condition n.
|
|
This is an essential pre-condition for creating the mutual trust indispensable for future membership.
Bu, gelecekteki üyelik için vazgeçilmez olan karşılıklı güvenin yaratılması için temel bir ön koşuldur.
More Sentences
|
| General |
|
| 8 |
General |
ön koşul |
reservation n.
|
|
| 9 |
General |
ön koşul |
reserve n.
|
|
